Archive for Ağustos 2014

Neobinin Güncesi: Artık Demir Almak Günü Gelmişse Zamandan, Meçhule Giden Bir Cadı Kalkar Bu Limandan...

By : Neobi
Hmm cadı şapka mı ve süpürgemi de bıraktığıma göre bir köşeye hadi biraz çene çalalım.
Aslında cumartesi günü güncel hazırlıklarının hepsini bitirmiştim. Sonrasında Nurdish bir kaç tanıtım yapmak istediğini ver pazartesi vermemi rica etti, ardından madem bir gün bekledik bari bir yume ekleyelim güncele diyerek, aksiliklerin peşini bırakmadığı mahlası bekledim.. Sonrasında ise nasıl konuşmam gerektiğini düşündüm derken... Oldu mu sana salı.. Yani bir gün öncesinde hazırlıklarım bitse de asla pazar günü güncel veremedim kanımca şimdiye kadar. Yani lanetlimiyim neyim çözemedim xD

Şimdi pek sevgili mabushi kun'lar, mabushi chanlar.. Ve benim sevgili cadı kazanı ailem. Başlıktan da az çok anlaşılacağı üzere buraya sizlere veda etmeye geldim. Bana sürekli mail atıp da olmayan seviyesini gösterenlere, beni çekemeyenlere de selam olsun bu arada.. Artık neyle uğraşacaksınız çok merak ediyorum doğrusu =) 

Yalnız bu veda işini biraz açmam gerekecek zira kimseyi üzmek ya da sevindirmek istemem. Şöyle ki ramazan sonundan bu zamana kadar rahatsızdım. Yaklaşık bir ay önce ağustos başı hatta temmuz sonu gibi bu durum daha da arttı. Son bir aydır hastanelere gidip gelmekten telef oldum billa. Görmediğim  doktor da kalmadı. Bulmuşlar bir kobay tabe hade bir şeyler deneyelim diyen çaylaklar bile başımdaydı :P
Rahatsızlığımdan bahsetmek istemiyorum ama kısaca bel ve kuyruk sokumuyla alakalı bir şeyler. Zaten sorasınız da neyin var diye inanın ben de bilmiyorum. Varmış bir şeyler bi sürü şeyler gereksiz şeyler işte..
Ne diyordum hah 1 aydır sürekli hastanelerde dolanıyordum. Ayrıca bu zaman zarfında ağrılarım da fazlalştığı için oturma sorunu yaşıyorum. Yani öyle aman pc başına geçeyim saatlerce ne bileyim edit yapayım, bişiler izleyeyim, kızlarla çene çalayım olayları benim için temmuz sonunda bitmişti zaten. Hatta bu dönemde edit olayını geçtim kızlarla iletişimim de koptu neredeyse. Bazılarınıza dönemedim, bazılarınızı geçiştirdim, bazılarınıza kısa cevaplar verdim, bazılarınıza kardeşim benim yerime  cevap yazdı  ve çok üzülerek söylüyorum ki bazılarınızı da bilerek görmezden geldim. Beni az çok tanıyanlar, bilerek ve isteyerek kimseyi görmezden gelmeyeceğimi bilirler. Şu zamana kadar herkesin düşüncesine saygı duydum ve oturup konuştum. Hep ekip arkadaşlarım mutlu olsunlar diye onların fikirlerine ve isteklerine önem verdim. Kendi isteklerimizin önüne çektim çoğu zaman onların isteklerini ki elimde ki bu kadar serinin temel nedeni de budur. O sebeple bu dönemde ki geri dönüş tutumlarımda  umarım kimseyi kırmamışımdır.. Yanlış anlaşılmalara sebep olmamışımdır...
Hmm işte öyle ya kısaca bir kaç gün içerisinde bir operasyon ( böyle mi yazlıyordu yahu ) geçireceğim. Sonrasında da bir istirahat dönemim olacak. Bu dönem zarfında da aranızda olmayacağım. Siz veda ettiğime bakmayın ben biraz ilgi çekmeyi sefdiğimden öyle dedim :P Zamanını bilemediğim bir aram olacak sadece. Her şey yolunda giderse tahmini 1 aya kadar dönmüş olurum zaten. Her şey yolunda gitmez de artık yapamayacağımı düşünürsem de gelir gerçekten vedamı yapar hazinelerimi kızlar arasında bölüştürür giderim =) 
Yani şimdilik sadece ara verdiğimi düşünün. No panic ;)
Olmayacağım zaman süresince neler yapılacak biraz da ondan bahsedeyim.

Birincisi: Kesinlikle yokum diye günceller aksamayacak. Yani tamam şimdiki gibi dolu dolu olmasa da bazı seriler hızlar ilerlemeye devam edecek. Benim yerime isteyen cadılar güncel yazısı yazabilir. Bölümleri de güncel zamanına göre bölüp linkleyeceğim. Sıkıntı olmayacak yani. Tabii skip konusunda biraz duraklama olacak eeehh ben yokum skip bensiz ilerlemez xD Birazcık dişinizi sıkarsınız değil mi =)

İkincisi: Mailde çevirmen ve bölüm aldığım arkadaşlarla aramdaki durumda hiçbir değişiklik olmayacak. Kısa mailler sıkıntı değil. Çeviri akışında yine konuşacağız bölümlerinizi yine yollayabilirsiniz. Sadece hemen cevap vermezsem korkmayın xD Ve ben pek aktif olamayacağım diye işlerinizi aksatmayın :D

Üçüncüsü: Bana gelen ya da gelecek olan çaylak editör adayları. Sizleri biraz bekleteceğim. Çünkü bu aşamada yaptıklarınızı kontrol etme gibi bir durumum yok ne yazık ki. Ama yılmayın olur mu xD

Dördüncüsü: İstek, başvuru, şikayet, hakaret bla bla maillerinizi nurdishe yönlendireceğim. O size yol gösterecek ya da en okkalısından cevap verecektir xD

Beşincisi: Editte biraz ilerlemiş nakamalarım sizlerde de bir değişiklik olmayacak. Bölüm akışınızı sağlayacağım sadace kontrollerim biraz gecikecektir o kadar.

Altıncısı: Bu dönem bittiğinde ( doktora göre her şey iyi giderse 1 ay gibi bir zamanda her şey mikemmel olacak da ) döndüğümde farklı bir vizyonla yoluma / muza farklı bir devam edeceğim / iz. Bu sebeple sizlere sadece biraz sabretmek kalıyor oke.

Hımm şimdilik bu kadar kanımca. Yine de bir sorununuz olduğunda bana mail atmaktan çekinmeyin. Dediğim gibi kısa ve öz de olsa mutlaka geri dönerim operasyon sonrasında..
Hmm kanımca bu kadar. Aklımda bir sürü şey vardı ve hepsi uçtu gitti şuan xD
Son olarak tüm nakamalarıma teşekkür etmek istiyorum. Zaman zaman birbirimize kırılsak da, bazı konularda anlaşamasak da hep birlikte ve birarada kaldığımız için teşekkürler.. Tüm çabalarınız ve iyi niyetleriniz için teşekkürler.. Yer yer yaptığım kaprisleri çektiğiniz için ve beni gerçekten sevdiğiniz için teşekkürler..
Beni özleyin olur mu =) Herkesi gıdılardan kissss... Neobik artık kaçar <3

Dip Not: Metalede buradan bir selam çakmak istiyorum. Ayrıca özür de dilemek istiyorum. Askere gideceği zamanı söylemesine rağmen unuttuğum ve kendisiyle vedalaşamadığım için. Gerçekten üzüldüm. Sağ salim git ve gel olur mu. O chat kutusu sensiz çok yalnız =)

Güncel Listesi:
Kimi Ga Suki Bölüm 7 - 12 ( final )
L-DK Bölüm 43
Orange Bölüm 12
Orange Marmalade Bölüm 67-68
Skip Beat Bölüm 181-182
Yankee-kun to Megane-chan Bölüm 96-98
Youko x Boku SS  Bölüm 5-7
 Yumemiru Taiyou Bölüm 32

Mabushi Majo Ailesi Keyifli Okumalar Diler..

Magician

By : Nurdish
Diğer İsimleri: Magician, Büyücü
Tür: Aksiyon, Macera, Komedi, Drama, Kurgu, Gizem, Romantizm, Webtoon
Mangaka: Kim Sarae
Yayınlanma Tarihi: 2009
Uzunluk: 175+
Çeviri: Carnivore 
Edit: Eva


KONU
Re-Mi, Adatt kasabasında yaşayan yerel bir cadının torunudur. Birgün kötü şöhretli büyücü Eldermask'ın kasabadan geçiceğini öğrenir. Ve kimin daha güçlü olduğunu öğrenmek için Çocukluk arkadaşı En-Jeu'la beraber Eldermask'ın peşine düşerler. En-Jeu, çocukluğundan beri Re-Mi tarafından sürüklenip durmuş bir acemi kılıç kullanıcısıdır. Ancak arka planda iki güçlü ülke olan Teodorl ve Aleumhan denizleri yönetebilmek için amansız bir savaşa tutuşmuşlardır.









BU BİR 
MABUSHİ MAJO & A+ ÇEVİRİ
ORTAK PROJESİDİR.


Bölüm 61-65 HF MF
Bölüm 66-70 HF MF
Bölüm 71-75 HF MF
Bölüm 76-80 HF MF
Bölüm 81-84 HF MG
Bölüm 85-89 HF MF
Bölüm 90-91 HF MF
Bölüm 92-93 HF MF
Bölüm 94-105 HF MF
Bölüm 106-107 HF MF
Bölüm 108-109 MF
Bölüm 110 MF
Bölüm 111 MG




Zutto Suki Datta Kuse ni‏

By : Nurdish
Diğer İsimleri: Zutto Suki Datta Kuse ni‏
Tür: Drama, Romantizm, Okul Hayatı, Shoujo
Mangaka: Kayoru
Yayınlanma Tarihi: 2009
Uzunluk: 6
Çeviri: Magenta
Edit: Eva

KONU
Genç olduğu zamanlarda, Saki kendinden çok daha büyük Chikage tarafından reddedildi. Onun gelecekteki eşi olacağını düşünüyordu, bu yüzden bu onun için büyük bir şok olmuştu! Nihayet liseye başladığında kalbi iyileşmişti. Yeni bir aşk bulmaya karar verdi. Ama okulda yine Chikage, yani buradaki bir öğretmen ile karşılaştı. Kendisine her zamanki gibi sıkıntı verse de, ona hala aşık olduğunu anlar. Ama Chikage Saki hakkında nasıl hissediyordur?




Bölüm 1-6 MF


Nurdish Shippuuden: Balkanlar ve Gecikmeli Bayram Şekeri

By : Nurdish

Ben geldiiiim!

Arayı çok açtık ama sebeplerim vardı. Öncelikkle geçmiş bayramınızı kutlamak isterim. Bu aslında benim bayram güncelimdi. Ortaklaşa bir güncel verecektik. Ben tatile gitmeden önce tüm bölümlerimi hazır ettim ve düştüm yollara. Ancak Neo günceli yetiştiremediğinden bayram içerisinde yayınlanamadı. Ben de dedim ki madem yetişmedi, ben de ayrıca güncel vereyim, Shippuuden yapayım. Geçen hafta Neo verdiği için de ben bugüne kaldım. Kusura bakmayın, çok ihmal ettim sizi. :) Ama merak etmeyin, beklediğinize pişman olmayacaksınız ;)

Gel gelelim gezimize... Resime kanmayın, bizimki baştan sonra otobüslü değil, uçakla gidiş-geliş ama Türkiye'den de otobüsle seyahat seçeneği mevcut.


Lübnan tayfası (+1) ile birlikte aylar öncesinden rezervasyonumuzu yaptırdık. 5 kişi düştük yollara. 7 gece, 8 gün. Belgrad (Sırbistan), Saraybosna&Mostar&Trebinje (Bosna Hersek), İşkodra&Tiran (Arnavukluk), Kotor&Budva (Karadağ), Ohrid&Üsküp(Makedonya). Tur boyunca neredeyse otobüste yaşadık. Uçakla Belgrad'dan başladık, Üsküp'ten döndük. Her gece 1 otelde konakladık, sabah kahvaltının ardından vurduk yola. Çok yorucu ama harika bir gezi oldu. Özellikle birlikte gittiğiniz insanlar kafa dengi ve uyumlu insanlarsa tadına doyum olmaz. Yorgunluk dışında kötü hiçbir anım yok. Gerçekten uzun bir yolculuktu ki ben otobüs yolculuklarını da sevmem, tutar araba beni. Ama otobüs çok konforluydu. Çok rahat ettik. 5 kişilik bir kafileyle başladık, 6 kişi olarak bitirdik. Şöyle ki, bizden birkaç yaş küçük bir kız vurmuş yola, yalnız başına tura katılmış. İyi cesaret dedim. Ama açıkçası tasvip ettiğim bir durum değil. Sonuçta güvenilir bir turla gidiyor bile olsan 8 gün boyunca yalnız başına insan hem sıkılır, hem de tur rehberi dışında bir dayanağı olmaz. Nitekim bir gün kızın çenesi yerinden çıkmış, konuşamıyor. Bize derdini yazarak anlattı. Daha önceden de olmuş ama gece vakti başına gelmiş, yanında kimsesi yok. Sabah rehberle doktora gitmişler. Üzüldük gerçekten kıza. Allah'tan çabuk iyileşti. Çok tatlı bir kız. Tanıştığımıza çok memnun olduk. :)

Turda karı-koca bir çift vardı. Bizim tayfadan bir arkadaş dedi ki, "Gözüm onları bir yerden ısırıyor. Lübnan'a gelmiş olabilirler mi?" Biz hatırlamadık tabii. Hatta kuzenim dedi ki "Ben Lübnan'daki herkesin yüzünü hatırlıyorum. Onlar olamaz." Bir akşam annemler o çiftle aynı masaya oturdu. Sohbet muhabbet derken annem sordu. Meğer sahiden de onlarmış. :) Hoş bir çiftti.

Rehberimiz Boşnak, şiveli ama harika bir Türkçe'si olan biriydi. Esprileri bile bizim tarzımızdı. Zaten bize kendini tanıtırken söylediği ilk şey "Bu grupta demokrasi işler. Yani ben ne dersem odur." :D Bildiğiniz gibi Balkanlar'ın Osmanlı tarihinde önemli bir yeri vardır. Rehber bizi gezdirirken "Siz bilirsiniz, işte şurada Osmanlı tarihinde önemli bir şey olmuştu, neydi o?" Bizim gözler sağa sola kaçar, kimseden çıt çıkmaz. Hani cırcır böceği ses verse tam olacaktı. Bir kaç kere bu tekrarlandı. En son bize öyle bir bakış attı ki, İlber Ortaylı amcamızı gördüm onda. Gerçekten de içten içe "Çok cahiller, keşke ölseler." dedi. :D

Rehber çok başarılıydı. Gezi boyunca annemle birlikte keşke abimde gelseydi dedik. Belki o rehberin beklentilerini karşılayabilirdi zira biz yetemedik. :D

Şimdi size her yeri tek tek anlatamayacağım. Hem henüz ben de toparlayamadım o kadar şehri, hem de hepsini tek tek anlatmak çok zaman alır. Bu yüzden genel hatlarıyla aklımda yer eden bölgelerden bahsedeceğim. Tarihle ilgili bir yanlışım varsa cahilliğime verin ve lütfen düzeltin. Hatta bilgi verip bizi aydınlatırsanız da sevinirim. Cehaletim sebebiyle lütfen bana "öl" demeyin. :D


Sırbistan, malum hiç sevmeyiz. Uzak tarihe bakmamıza gerek yok. Daha yakın zamanda Kosova kendisinden kurtulmuştur çok şükür. Irkçı değilim ama bu bir kaç ülkeye karşı oldukça nefret beslerim.
Bizim Belgrad'a varış günümüz onların kurtuluş günüymüş. Akşama kutlamalar varmış ama biz katılmadık. Bizden, Osmanlı'dan kurtuluşlarını kutluyorlar efendim. Kalemejdan meydanında bir kaç yontma taş ilgimizi çekti. Osmanlı şehrin anahtarlarını Krala takdim ediyor.

Şehri bir güzel gezdik falan sonra otele döndük. Size odamızın resmini atamadan edemeyeceğim. xD
Bu amcamız oranın kurtarıcısı, Atatürk'üymüş. Adını bilmiyorum maalesef. Ama her odada onun resmi vardı. Üst siyah kısımda minik yıldızımsı ışıklar ve yandaki banyoda küvet kısmını gösteren ve odaya bakan buğulu bir cam vardı. Bu nasıl bir fantezidir bilemedim. :D

Mezarlıkları çok ilginç. Hepsinde mevtanın resmi vardı. Kimi kocaman, kimi de minik resimler. Ayrıca yol boyunca hep anıtlar gördük. Meğer o noktada trafik kazasında ölenler için böyle anıtlar yapıyorlarmış.

Belgrad'dan sonra vurduk yola, Bosna'ya.

Bosna'yı yeterince gezebildiğimize inanmıyorum aslında. Tekrardan gidip detaylı gezmeyi düşünüyorum.
Meydana gittiğinizde sanki Türkiye'deymiş gibi olduk. Osmanlı mimarisi meydanda baskın. Camilerin üzerinde yeşil üstü hilal bayrakları vardı. Bir sürü camide bunu gördük. Boşnak Büreki yemeden de gelmedik tabii. ;) Daha sonra Mostar'a geçtik. Orada yaşanan savaşla ilgili sergilere gittik. Resimler ve köprünün yıkıldığı videolar izledik. Çok kötüydü. Rehberimiz Boşnak olduğu için bize kendi yaşadığı hikayelerden anlattı. Zamanında Bosna çok çileler çekti, Sırplar çok eziyetler etti. Aç kaldılar, kış vakti sobalarını bile yakamadılar ki yaksalar, orada yaşam var diyerek bombalanıp öldürülecektiler. İçi beni yakar dışı seni. Onlar bilir neler çektiklerini. Sonra Trebinje'ye geçtik. Bosna Hersek sınırları içerisinde olmasına rağmen kendilerini apayrı bir ülke olarak gören Srpska Cumhuriyeti oluyor burası. Küçük bir yer, pek de gerekli bir yer değil ama Sırpların yaşadığı ve özerk bir şehir. Şunu itiraf etmeliyim, kadın-erkek Sırplar pek bir güzeller. Bir Sırp olmaz ama bir Boşnak neden olmasın? Bu moda girdim artık. :D Zaten Kıvanç'da Boşnak asıllıymış. Eh diyilecek fazla söz yok, değil mi? ;)

Gördüğümüz camilerde namaz kılmaya çalıştık. Allah kabul etsin, yolculuk boyunca otobüste de kılmak zorunda kaldık. Abdestim gezi boyunca çok kıymetliydi. Bir aldım mı kaybetmemek için oldukça direndim :D İcabında su bile içmedim o kadar.

Karadağ'da kalmadık ama sabah yola koyulduğumuz için geze geze oradan geçtik. Kotor gerçekten harikaydı. Surlar içerisinde aynı eski çağ kentleri gibi dar sokaklar vardı. Eski kiliseler, evler, meydanlar, saat kuleleri. Şövalyeler fırlasa abes kaçmazdı. :) Zaten kale surlarına giriş de ücretliydi. Aslında kalenin surlarından tepeye uzun bir tırmanış yapmak vardı ama zaman yoktu. Yoksa gözü kara annemle kesin tırmanırdık. :)
Ardından Budva'ya geçtik, gördük, ihtiyaç giderip vurduk sınır kapısına.

Sırada Arnavutluk var. Size şöyle özetleyeyim, Arnavutluğun tek güzel yanı girdiğimiz bir kitapçıydı!
Buyrun resimlere bakın:


Koca koca raflar sırf mangalara ayrılmış. Gözüm döndü, hepsini almak istedim ve bir tane bile almadan çıktım ordan. :D malum, para lazım gezmek için oraya bırakamadım. :P

Arnavutluğu bir üstten geçmek yeterli olur. Gitmeyi düşünüyorsanız aman ha kalmayın orada. Vakit kaybı olur. :)

Veeee geldik Makedonya'ya! Ohrid! Bu nasıl bir göldür, bu nasıl manzaradır. Bu gölü nasıl göller besler? Aman Allah'ım! Cenneti gördüm sanki orda!



Bizimle bir genç ilgilendi. İngilizce olarak çok güzel anlattı. Burası Ohrid gölünü besleyen göl, Galicica milli parkı. Bu su o kadar berrak bir kaynak suyu ki, derinliğine rağmen sanki su seviyesi çok azmış gibi geliyor. Rehber kayığı bir kayanın üstünden geçirdi. Sanki uzansan tutabilecekmişiz gibi ama derindeymiş. Direk sordum bu su içilir mi diye. Evet deyince daldırdım elimi içtim. Gerçekten gölün tadı harikaydı. Gruptaki diğerleri ikna olsun diye çocuk uzanıp içti gölden. Gölün yarısını ben bizzat içtim. :P Suyun çıkış noktalarını gördük, kaplumbağalar, erik ağaçları gördük. Erik topladım. Çok zevkli, çok keyifliydi. Hiç ayrılmak istemedim oradan. Buranın suyu dünyadaki en iyi sulardanmış. Hatta Heinken bira markası bu gölün suyunu kullanmak istemiş ama vermemişler. 


Büyük Ohrid gölü de şahane. Bir kısmı Arnavutluk'a, bir kısmı da Makedonya'ya ait. Yola çıkmadan önce arkadaş diyordu göle girilecek diye. Ben: "Aman canım, göle girmesek de olur yani..." Gerçekten çok cahilmişim. O nasıl güzel, temiz, berrak bir sudur. Gerekli kıyafetim olmadığından giremedim ama aklım resmen onda kaldı. Eh girmedim demeyeyim diye şöyle bir çözüm buldum: Bakınız Şekil A :D 


Veee geldik şuraya:  Bakınız Şekil B. Binanın içerisinde Mustafa Kemal Atatürk anı odası vardı. Onun üniformaları, nişanları, özlü sözleri, resimleri, bir çok şey vardı. 







Sonracıııma, yine vurduk yola ve son durağımız olan Üsküp'e geçtik. Giderken yol üstü Osmanlı tekkesine uğradık. Bir Türk asıllı Makedon bize yaşadıklarını anlattı. Burası bize Osmanlı'dan yadigar. Biz burayı korumak zorundayız. Burası için bir kaç arkadaş savaştığımız, nöbet tuttuğumuz günler var. Bize terörist gözüyle bakıyor bazıları ama biz burayı korumak için elimizden geleni yapıyoruz diyor. Çok tatlı konuşuyordu. Aynı Elveda Rumeli'deki gibi. Sonra tekkeyi gezerken bir teyze "Buyrun içeri gelin, dervişi görün." dedi. Biz de müsait, hemen girdik içeri baktık ki bir dede oturuyor sohbet ediyor insanlarla. Orası Bektaşi tekkesiymiş. Dedeyle güzel sohbet ettik, bir şeyler anlattı bize sonra da çıktık. Daha sonra rehberle konuşuyoruz, meğersem bu iki grup bir bölgede birlikte ama düşmanca yaşıyorlarmış. Rehber birbirlerinin selamını dahi almadıklarını söylüyor. Gerçekten üzücü bir şey. Din, ırk farklılıkları bu kadar önemli olmamalı. Saygı içinde birlikte yaşayabilmeliler. 

Ve geldik Üsküp'e. Rehberin söylediğine göre bu şehre 2 yıl önce gelsek bu halinden eser göremezmişiz. Meydan tam anlamıyla bir heykeller şöleni. Büyük İskender, anası, babası, danası, krallar, kahramanlar, fuzuli estetik amaçlı bir sürü devasa heykel var. Hem de sadece meydanda bunlar. Hepsinin resmini koymak isterdim ama bir taneyle sınırlı kalayım. Ağzım açık baktım resmen. Heykel cümbüşü. İşin komik tarafı, halk işsizlikle boğuşurken devlet bu heykelleri yaptırmaya servetler harcamış. Görüntü şahane, tam turistik bir hale gelmiş ama biraz da devlet düşünür halkın vaziyetini. Bir kısmını da halkına ayırırsın, değil mi? Saçma ama şehrin geleceği açısından çok mantıklı bir iş. 2 yıl önce bomboş iken şimdi ülkenin tarihini anlatan heykellerle dolu. Ben çok beğendim. Meşhur Üsküp köftelerimizi yedik ve otele geçtik. Ertesi sabah da doğru uçağa! 

Anlatmadığım ve aklıma gelmeyen bir sürü şey daha var. Çok dolu dolu bir gezi oldu. Tura göre ücreti de kesinlikle fena değildi. Eğer otobüs yolculuğunu seviyorsanız kesinlikle tavsiye ederim. Bana eşlik eden herkese ve rehberimize minnettarım. Birlikte çok güzel vakit geçirdik. :)

Gelelim Ağustos'un 9'una...





Ah ahhh... Unutur muyuz hiç biricik Nevale'miz!!!
Geckmeli de olsa Mabushi Majo Ailesi der ki:

DOĞUM GÜNÜN KUTLU VE MUTLU OLSUN 
SOĞUK NEVALE!!!
NİCE BOL MANGALI YILLAR HEPBİRLİKTE GEÇİRMEK DİLEĞİYLE!!!


Şimdi artık gelebiliriz güncel bölümlerimize: Yamadalar için Eva&Saparrow'a; Heroine için Ficchan&Magenta&Maya'ya; 16 Life için Spring&Arumdabda'ya şükranlarımı iletirim. Ellerinize sağlık cadılar! 
İyi iş çıkardınız! :)

YAMADA 100. BÖLÜM KARŞINIZDA!!!
 İkinci 100.bölümü mü de vermiş oluyorum böylece. Nice 100'lere! :D
Yamada-kun to 7'nin no Majo- 100-105.Bölüm

Yamato Nadeshiko Shichi Henge- 117.Bölüm

Heroine Shikkaku- 6-7.Bölüm

16 Life- 6-7.Bölüm

AFİYETLER OLSUN!!!




Neobinin Güncesi: Göster ama elletme..

By : Neobi
Allahım şu başlık asghfasghf Evet başlık konusunda uç noktalara ulaştığımın farkındayım lakin konuya gerçekten en uygunu buydu diye düşündüğümden...
Maid verdiğimiz güncelde belirttiğimiz bir durum vardı. O da ikinci bir final vereceğeimizle ilgili. Ama gelin görün ki her zaman olduğu gibi bir sürü olay olunca tabii benim söz de yalan oldu. Öncelikle zaten maid'i hazırlayıp yayına vermek başlı başına bir külfetti. Malum seri baya zordur hem çeviri hem edit olarak. O tarz serilerde öyle şıp diye 15 bölüm vermek bilek ister yaneee ( azıcık kendimizi övelim :P )
Öyle yoğun günlerden sonra seriyi bitirip de günceli verdikten sonra ohhh bee desek de bir diğer final için de koşturmak gerekli. Fakat benim bünyem böyle arıı vız vız vız moduna pek alışık olmadığından 2 gün yatış verdim kendime. O iki günden sonraysa işler iyice sarpa sardı.
Şöyle ki zaten bayram haftasına girmiştik. Türküm doğruyum analarının kızları bilirler böyle gayet teferruatlı bir bayram temizliği başlar yurdum evlerinde. Ev temiz olsa da olmasa da önemli değil o ev komple temizlenecek arkadaş o kadar :P
Bu sadece temizlik kısmısı tabiisi ya bunun baklava böreği hı hı.
Sorarım size kaçınızın evinde bayram sabahı için kıymalı/peynirli börek, sarma, baklava olmaz? Bi elin parmağını geçmez gibime geliyor. Neticede adet, örf, gelenek olmuş oturmuş bu olay böğrümüze böğrümüze bence :D 
Sonrasında ise tüm yıl yatıp da arifeye saçını başını bırakan kızlarımıza ne demeli. Hiç inkar etmeyin eminim bir çoğunuz saç boyamaydı, föndü, kestirmekti bunları heep arife gününe bıraktınız işte. Kuaförlerde ki kalabalığı başka bir şey açıklamaz çünkü xD 
Ehh ben de gayet eli maşalı, sefgi pıtırcığı bi anneye sahip olduğum ve anamın sözü benim için kanundan üstün olduğundan kıramadım yafru ceylanımı ve verdim kendimi ev işlerine.
Ehh sonra arife geldi bi koşturmalar falan derken manga yalan oldu.
Dedim bayramın 2. günüe yetiştiririm ama kazın ayağı hiç de öyle değildi.
Geldi mi bize bayram da bi ton misafir. Değil pc'yi açmak şu kaba etimi 2 dk bi yerlere koyabildiysem ne olayım. Yahh işte böyle olunca güncel sarktı da sarktı ki benim için önemli de değil. Bayram nan bu. İnsanız biz de yani. Sefdiklerimiz, sefildiklerimiz anlar oluyor yani alla alla. Bekleyin anacım bekleyin :P
Eh genel durumu açıkladığıma göree gelelim ikinci büyük finalimize. Pek sessiz bir takipçi aralığı olsa da çok sevilerek okunan bir seriydi kendileri. Çok sadık fanları bu seri için bize şiiir bile yazmıştır. ( yalan yok billla ) O sebeple fanlarının üzüleceğini düşünüyorum sevinmek bi yana dursun. Ama ne demişler canlar her güzel şeyin bir sonu vardır. Yapcek bir şey yok...
Peki hangi seri bu? Maid finalinde tahminlerinizi sormuştum ama hayın eflatlar maidi görüp tahmini salladınız. Alacağınız olsun :P Gerçi bi arkadaş yume'mi demişti sanki yanlışım yoksa. Ama yanıldın şekerim yume ing olarak zaten devam eden bir seri nasıl final yapalım :D 
Bu güncelde Love In The Mask'a elveda diyoruz mabushi kun ve mabushi chanlar. Bu çeviri ve edit zamanlarından en başından şuana kadar bu seride bize yardımcı olan belki bir çoğunuzun adını bile unuttuğunuz tüm arkadaşlarıma teşekkürü borç bilirim. Hepimizin ellerine sağlık minna. Çok güzel bir finale daha sayenizde imza atmış bulunuyoruz.
Güzel bir finaldi. Böyle göslerim dolu dolu olsa da bazı kısımlarda... Ay çok pis spo veresim var da neyse okuyun önce olmadı diğer güncel hallederim mangakasını :P
Ve bu arada sefdiğiniz elemana göre değişiyor finalin mutlu veya mutsuz olması söyleyeyim xD Benim için tamamen şok edici mutsuz bir sondu :D Sizi bilemem :P

Ehh güzel güzel konuşup finali bağladığıma göre sandalyenin tepesine astığım ciddiyetimi hemen üstüme geçirip nazi formuma dönüp bazı açıklamalara girişeyim:
1) Maid bitti bu sebeple bazı dengesiz fanlarından da kurtulduk diye sevinirken, bu işsiz takımı kendilerine yeni seri olarak Dengeki Daisy'i seçmişler anlaşılan. Çünkü nedense Dengekiyle ilgili gelen maillerin ardı arkası kesilmiyor. Özellikle biri var ki içlerinde ciddi anlamda tüm terbiyemi bir kenara bırakıp sövmek deli gibi hakaret etmek istiyorum kendisine lakin sözlerim herzaman ki gibi boşa gidecek diye korkuyorum.. 
Birincisi animelerin en gereksiz elemanı olan insan efladı. Eğer biz Dengeki Daisyi almasaydık buseri 21. bölümde öylecene sap gibi ortada kalmış olarak bir köşede bekliyor olurdu haalaa. Bu seriyi çok sevdiğimden yarım kalmasına içim el vermedi ve el attım. Yetmedi üstüne yarım serileri tamamlama misyonunu üstlenen şu bloğa da can verdik bu sayede.
21 den aldık 65'e kadar ne badireler atlatarak taşıdık seriyi. Ve şuan ing. si serinin 68'de. Nasıl bir zekaya sahipsin de ing durumunu bilmeden serinin bize gelip klavye cengaverliği yapabiliyorsun? Hangi HAKLA? Kimsin ki sen? Nasıl bu vasfı kendinde görebiliyorsun? Hepimiz özel yaşamlarımızdan kesip burada bi ton emek harcıyoruz 5 kuruş karşılık almadan. Tek yapabileceğiniz bir teşekkür etmekken o nalet çenelerinizi hakaret etmek için hangi hakla açabiliyorsunuz?
Nasıl bir yüzsüzlüktür bu ya. Bekle bir seri ilerlesin düzgün rawlar bir çıksın piyasaya. Ulan Dengekiye bizim kadar önem verebilir misin sen? Onu hangi durumlardan son haline sokuyoruz ne emekler harcıyoruz haberin var mı da anca olmayan beynini saçma salak ithamlar için kullanabiliyorsun?
Ya cidden en nefret ettiğim şeyi yapıyorum şuan ama gerçekten sabrım taştı artık. Şunu bilmeni isterim senin gibiler için asla ve asla emek harcamıyoruz buna emin olabilirsin. O sebeple hiç boşuna konuşma bize. Eğer bu saçma sapan tavrını biraz daha devam ettirirsen cebine bonzai koyup polise ispitlicem seni. Sakurayla bir savaşın ortasına sürüklücem, kaynar ağdayı başından aşağı dökücem, ağzını orta yerinden caarrt diye ayırıcam...

2) Bir sonraki güncelimizde Allah bir sorun çıkarmaz da nasib ederse bir final daha yapacağız.
3) Kamisamaya da yakın zaman da yeniden başlayacağız. Raw sorununu çözük nihayett.
4) Orange çok büyük konuşmayayım ama hayatın ne getireceğini bilemem bir sonraki güncelde büyük ihtimal yerini alacak. Şimdilik finaller yüzünden pek bakamadım kendisine.
Bu durum eksik olan seriler için de geçerli.
5) Bizim serilerimizi biz verdikten sonra üzerlerinden 1 HAFTA geçmeden ALAMAZSINIZ arkadaşlar. Sizler için hazırlamıyoruz biz tüm bu serileri. Almak için 1 hafta beklemek zorundasınız. Sonrasında creditlere dokunmadan ekleyebilirsiniz.
6) Bu haftadan sonra ufak bir tatile çıkıyorum. Biraz kafamı toplamam lazım. O sebeple bir sonraki güncelim sarkabilir. Haberiniz olsun. Yine nette olacağım elbette cadılarımla irtibatı koparmamak adına ama güncel vermeyeceğim. Döndüğümde kaldığımız yerden devam ederiz.
8) Mabushi adıyla açılan bir grup varmış galiba. Dublaj ekibiydi yanlışım yoksa. Bu durum bazılarınızın kafasında çelişkiler doğurmuş gelen maillere bakarsak. Arkadaşlar bizim hiç kimseyle bir bağımız, bağlantımız, ortaklığımız yoktur. Bize ulaşabileceğiniz tek yer bizim bloğumuz ve face adresimizdir. O sebeple o grubu ne tanırız ne ederiz. İnsan ascık özgün olur be anacım cık cık. Bi isim bulmak böyle zor olmamalı...
7) Ve son olarak hepinizin geçmiş bayramı mübarek olsun :)


Güncel Listesi:
Bokura Ga Ita Bölüm 43
Honey Bölüm 4
Kimi ni Todoke Bölüm 63-64
Kyou no Kira-kun Bölüm 8 - 9
 Love In The Mask Cilt 23 - 32
(95-134 bölümler)
Orange Marmalade Bölüm 64-65-66
 Skip Beat Bölüm 179-180
Yankee-kun to Megane-chan Bölüm 91-95
Yumemiru Taiyou Bölüm 31

Mabushi Majo Ailesi Keyifli Okumalar Diler..

- Copyright © Mabushi Majo - - Powered by Blogger - Designed by Johanes Djogan -